Psikoloji • Öğrenci & Ebeveyn

Tercih Dönemi Stresi ve Baş Etme

Uzm. Klinik Psikolog Meliha Işık ~ 8 dk okuma

Tercih dönemi, üniversite adayı öğrenciler için oldukça kaygı verici geçen bir dönemdir. Bu kaygı öğrencilerde istenmeyen ve genellikle kontrol altına alınması zor stresleri ortaya çıkarabilir. Tercih dönemi stresi, sınav sonucu belirlenene kadar anlaşılamayan ancak tercih döneminin içine girildiğinde öğrencilerin oldukça endişeli hale gelmelerine neden olabilen bir dönemdir. Bazı öğrenciler sınava girdikten sonra üzerinden attıkları derin stresi bu dönemde yeniden yaşayabilirler.

Son yıllarda çoğu öğrenci için öğrenim hayatlarındaki en büyük gaye, üniversiteyi kazanmak ve bunu potansiyeline göre en başarılı şekilde noktalamaktır. Eğitim hayatının küçük yaşlardan itibaren bıraktığı izlenimler, öğrencilerin sınav ve sonuçlarına yüklediği anlamları etkiler. Bu nedenle üniversite çoğu öğrencinin gözünde koca bir buzdağı gibi görünür: önce hazırlık dönemi, ardından sınav dönemi ve en sonunda tercih dönemi. Her evre, kaygı ve panik davranışlarını tetikleyebilir.

Kısa not: Tercih dönemi, yalnızca öğrencinin değil; ailesinin de stres yaşadığı ortak bir süreçtir.

Hazırlık süreci

Tercih dönemi öncesinde süreci planlamak önemlidir. Önceden yapılacak analizler, öğrencilerin ilgi ve yeteneklerine uygun okulları değerlendirmelerine yardımcı olur. Bu dönemde hedeflenen üniversite veya bölümün bulunduğu kampüsü ziyaret etmek, öğretim görevlileriyle görüşmek, tanıtım ve oryantasyon programlarına katılmak kaygıyı azaltabilir.

Kaygıyla başa çıkmak

Öğrenciler, meslek temsilcileriyle görüşerek farklı alanların koşullarını öğrenebilir. Yaşamak istedikleri şehrin sunduğu imkânları araştırarak, mesleki gelişim fırsatlarını önceden değerlendirebilirler. Sonucun hayal kırıklığına uğratabilme ihtimaline karşı, ikinci ve hatta üçüncü planların hazır olması faydalıdır.

“Her öğrenci bir bireydir; her birey özeldir. Başarı tek bir sınav sonucu üzerinden tanımlanmaz.”

Aile ve çevrenin rolü

Bu süreç öğrencinin yanında ailesi için de yıpratıcı olabilir. Aileler, öğrencilerini kıyaslamaktan kaçınmalı ve destekleyici bir dil kullanmalıdır. Öğrenciler ise kendilerini başkalarıyla kıyaslamaktan uzak durmalı; gerekirse güvendikleri bir yakınlarından bu baskıyı filtrelemeleri için destek istemelidir.

Randevu & Profesyonel Destek

Profesyonel danışmanlık, öğrencilerin duygu düzenleme ve karar verme becerilerini güçlendirerek sürecin daha sağlıklı ilerlemesine yardımcı olabilir.